26 Nisan 2010 Pazartesi

Doluca Kav Tuğra Kalecik Karası 2008





Öncelikle Kalecik Karası üzümüne bir özür borçluyum. Benim için Kalecik Karasından yapılan şaraplar; açık renkli, tekdüze kiraz aroması içeren, gövdesiz, kalıcılığı olmayan sofra şarapları idi. Bugüne kadar hiç beni etkileyen bir Kalecik Karası şarabı da içmemiştim. Ta ki Masters of Wine etkinliğine kadar. Etkinlikte tattığım bir şarap bana çok farklı gelmişti. Çok güzel bir renk, parfümsü bir burun, aromatik meyvemsi tatlar dikkatimi çekmişti. Onun ne olduğunu ancak etkinliğin sonunda öğrenebilmiştim. O şarap Doluca'nın Kav serisinden çıkacak olan 2 şarabından birisi olan Kav Tuğra Kalecik Karası idi. 2 gün önce bu şaraptan 3 adet edindim. Ve hemen bekletmeden tadımını tekrar yaptım.




Öte yandan Doluca'nın yerli üzüm türlerine olan ilgisinin artması da oldukça sevindirici bir gelişme. Bunun daha da artmasını ve başta Trakya'nın Papazkarası olmak üzere kendi bağlarında da yerli üzümlere daha fazla yer açmasını diliyorum.


Doluca Kav Tuğra Kalecik Karası bir tekbağ şarabı değil. Üzümlerin çoğunluğu Ankara-Kalecik'ten üreticinin kendi bağlarından geliyomuş. Daha az oranda da Denizli üzümleri de kupajda kullanılmış. Sonuçta daha önce tattığım Kalecik Karası şaraplarına benzemeyen sıradışı bir ürün ortaya çıkmış. Rengi alışık olmadık şekilde oldukça koyu ve gövdesi alışık olmadık şekilde yoğun. Bence tek sorun var. O da aynı kalitenin ve daha da fazlasının, ilerideki rekoltedelerde de sağlanıp sağlanamayacağı. Tek bağ şarabı olmadığı için Karma ve DLC serilerinde olduğu gibi, sonraki yıllarda kalitede bir düşüş olma riski malesef var. Umarım bu kaygım gerçekleşmez ve her yıl daha da artan kalitede bu şarabı tatmaya devam ederiz. Bence bu şarap yurtdışı pazarında da adını duyurabilir. Farklı, bilinmeyen bir sepaj olması bu şansını çok arttırıyor.




Doluca Kav Tuğra Kalecik Karası 2008:


BÖLGE: Ankara-Kalecik ve Denizli
BAĞ: ?? (Kalecik Bağları üreticiye ait)
ÜZÜM: %100 Kalecik Karası
MEŞE: Çok kısa süre Fransız Meşe


86-90 Puan (89)(8): Gözü okşayan çok hoş,mor röfleli koyu yakut renginde. Burun parfümsü .Bahar çiçekleri ve yaz meyvelerini andıran floral karakterde. (Tim Atkin; meyveli sakız benzetmesi yapmıştı. Bu yakıştırma çok hoşuma gitmişti.) Damakta çok kompleks yapıda olmasa da oldukça gövdeli,hafif asiditesi belirgin ve bol bol meyvemsi. Bitimi de orta uzunlukta olan leziz bir şarap.Bugüne kadar içtiğim en iyi Kalecik Karası şarabı. Umarım ilerideki rekoltelerinde damakta daha kompleks bir yapıya kavuşur.

19 Nisan 2010 Pazartesi

Kayra Vintage Merlot 2008


Kayra Vintage serisine bu hafta 3 yeni ürün daha katıldı. 3'ü de monosepaj örnekler. Özellikle içlerinde en çok merak ettiğim ürün Öküzgözü 2007 idi. Çünkü Elazığ'dan tek bağ ürünü olarak yapılmış bu %100 Öküzgüzü şarabı, bu üzümün karakterini en iyi ve en doğru şekilde yansıtacak diye umuyorum. Kayra'nın bence bugüne kadar yaptığı en iş oldu.Diğer yeni şarap ise Sangiovese 2007. Manisa üzümlerinden , çok sınırlı şekilde yaklaşık 2300 şişe üretilmiş. Bu da tek bağ ürünü ve ilginç bir deneme. En son ürün ise, tadımını dün yaptığım %100 Merlot. Bölgesi, bağı ve meşe kullanımı konusunda hiç bir bilgi notu yok. Bu nedenle (diğerlerine henüz kıyamadığım için) tadıma Kayra Vintage Merlot 2008 ile başladım. Ancak oldukça başarılı bir ürünle karşılaştım diyebilirim..



Kayra Vintage Merlot 2008

BÖLGE: ?

BAĞ: ?

ÜZÜM: %100 Merlot

MEŞE: ?

85-90 Puan (86) (7): Koyu yakut renkli. Burunda kuru meyvemsi tonlar belirgin. Damakta orta gövdeli, kesinlikle çok dengeli ve yuvarlak bir şarap. Fazla derinliği olmasa da bitimi oldukça uzun ve lezzetli kalıcılıkta. İçimi rahat, hatasız,lezzetli bir şarap yapılmış. Bir de kökeni belli olsaydı..

10 Nisan 2010 Cumartesi

Kavaklıdere Pendore Boğazkere 2008




Boğazkere tanenlerinin yoğunluğu ve onları yontmanın zorluğu ile tanınan yerel bir üzüm çeşidimiz. Kökeni Diyarbakır'ın Çermik ve Çüngüş ilçeleri. Bu coğrafyada geçmişte yoğun bir Ermeni nüfus yaşamaktaymış ve Boğazkere'den şarap üretimi bu nedenle çok eski yüzyıllara kadar uzanmakta. Boğazkere şüphesiz ülkemizin en iyi yerel üzüm çeşidi. Renk açısından oldukça koyu, tanenler güçlü, gövdeli ve meşede yıllanmaya uygun şaraplar verebiliyor. Yoğun meyvemsi, baharatsı ve animal tonlara kadar uzanan oldukça geniş bir aroma skalasına da sahip. Özellikle klon seleksiyonu yapılabilirse çok çok iyi yerlere gelmesi mümkün bir tür.





Pendore Boğazkere 2008'i ilk kez Masters of Wine İstanbul etkinliğinde tatmıştım ve oldukça dikkatimi çeken şaraplardan birisi olmuştu. Ancak aynı etkinlikte bu şarap çok başarılı olamamış ve değerlendirme dışında tutulmuştu. Ben şarabı tekrardan tatma fırsatı yakaladım. Düşüncem yine aynı, oldukça ilginç, sıradışı bir şarap. Geleceği parlak çok iyi bir şarap yapılmış.




Kavaklıdere Pendore Boğazkere 2008


BÖLGE: Ege-Manisa-Salihli-Kemaliye (LİDYA)

BAĞ: Pendore Bağları (üreticiye ait)

ÜZÜM: %100 Boğazkere (tek bağ) (rakım:350 m)

MEŞE: yok
86-90 Puan (88) (7,5): Çok güzel parlak, mor röfleli, koyu yakut renkli bir şarap. Burunda yoğun şekilde vişne ve vişne likörü kokuları algılanıyor.Damakta meyvemsi ve dengeli yapıda.Orta-yüksek gövdeli. Tanenleri güçlü ama yuvarlanmaya başlanmış.Bitimi de orta uzunlukta ve lezzetli kalıcılıkta. Oldukça iyi ,gelecek vaadeden bir şarap.
---------------------------------------------------------------------------
Pendore'den gelecekte gurur duyulacak kalitede Boğazkere-Öküzgözü kupajları bekliyorum. Ama Kavaklıdere'den bir beklentim daha var. Küçükde olsa Diyarbakır-Çermik yöresinde bir bağ oluştursalar. Buradan Boğazkere'nin özgün vahşi karakterini yansıtan, uzun yıllar yıllanabilecek, tek bağ Boğazkere şarabı yaratsalar. Birkaç isim önerisinde bile bulunabilirim. AMİDA ( Diyarbakır'ın antik çağlardaki adı) veya TİGRİS ( Dicle'nin antik çağlardaki adı). İyi olmaz mı ama...

4 Nisan 2010 Pazar

Kavaklıdere Pendore Öküzgözü 2008



Pendore bağları, yaklaşık 200 hektarlık alanı ile Türkiye'nin en büyük tek parça bağlarıdır. 190 ila 450 m rakım aralıklarında, tepeler boyunca uzanan bağlarda pek çok yerli ve yabancı siyah üzüm çeşiti yetiştiliriliyor. Yetiştiren tek beyaz ise Bornova Misketi. Şarap üretimi de bağında (Chateau tarzında) yapılıyor. Sadece şişeleme işlemi üreticinin Ankara tesislerinde tamamlanıyor. Geçen yıl çıkan 2006 rekoltesi Pendore Syrah dışında ilk kez 2008 rekoltesi şaraplar, geçtiğimiz Mart ayında piyasaya sunuldular. Syrah, Öküzgözü ve Boğazkere monosepaj olarak üzümlerin karakterini yansıtan başarılı genç örnekler. Ancak çok daha iyileri gelecek seneden itibaren sunulacak. Pendore bağlarını Türk şarapçılığının çok iyi bir labarotuvarı olarak görüyorum. Ve yine bu bağlardan gelecekte çok başarılı özgün kupajların çıkacağını tahmin ediyorum.



Pendore Bağlarında yetiştirilen üzüm çeşitleri:

Boğazkere, Öküzgözü, Cabernet Sauvignon, Syrah, Merlot, Petit Verdot, Malbec, Grenache, Mourvedre, Sangiovese, Tempranillo, Montepulciano, Carignan, Alicante Bouchet ve Bornova Misketi.






Kavaklıdere Pendore Öküzgözü 2008:


BÖLGE: Ege- Manisa-Salihli-Kemaliye (LİDYA)

BAĞ: Pendore Bağları ( üreticiye ait)

ÜZÜM: %100 Öküzgözü (tek bağ) (rakım:350 m)

MEŞE: yok


76-80 Puan (79) (6,5) : Mor röfleli canlı parlak bordo renginde. Burunda mürdüm eriği ,kiraz,ahududu kokuları algılanıyor. Damakta bol meyvemsi, asiditesi belirgin ve orta gövdeli. Bitimde de orta uzunlukta. Genç karekterli ve biraz ham bir şarap. Bağlar olgunlaştıkça, biraz da Boğazkere katkısı ile iyi yerlere gelebilir. Şuan bekletilmeden bu yıl içinde tüketilmeli.